Liseden Üniversiteye 2 ~ ilk










Liseden Üniversiteye 2



~~~ ilk ~~~



Cinsellikte ilk sefer hep önemlidir bence ve özel. Gerçi benim ki aşık olduğum biriyle ama pek özel olmadı ☺. Bir gün önce oda arkadaşım; ona aşık olduğumu söylediğim için bana vurdu, sonra ertesi günü de internette porno açtı ve bana masanın altını gösterdi.


Pazartesi günü olmuştu bu olay. Cuma'ya kadar her akşam tekrarlandı. Midem onunkiyle doldu :). Okula geleli nerdeyse 2 aya yaklaşıyor ve daha hiç ailemi görmeye gitmedim. Bu hafta sonu gitmem gerekiyor. Beni özlemişler arayıp duruyorlar. Sınıftan bir kızla tanıştım, Emel. İkimizin ailesi de aynı şehirde, beraber gideriz diye bilet aldık.

Cuma akşam gidecektik eve. Ders çıkışı odaya gittim eşyalarımı toplamak için. Odada Celâl her zaman ki gibi film izliyordu. Merhaba, dedim ama filmini bırakıp cevap vermedi, yine her zaman ki gibi. Artık alıştım ve alınmıyorum. Ne yazık ki, ilk tanıştığımız günden beri beni insan yerine koymuyor. Tek tesellim ise, kimseyi insan yerine koymaması. Kendini sanırım insan-üstü görüyor.

Basketbol oynamak dışında insanlarla bir teması yok denebilir. Duyduğum kadarıyla birkaç kızla çıkmış ama bu tavırları yüzünden sanırım hiçbir ilişkisi devam etmemiş. Sadece basket takımından Hilmi diye bir arkadaşı var üst katta kalan o kadar. O da Celâl gibi garip bir tip onu da hiç çözemedim ya, neyse.

Şimdi Celâl'in benle ilişkisi beş gündür masa altı muhabbeti olarak devam ediyor. Bir de eskiden olduğu gibi beraber film izliyoruz ve filmlerden filan konuşuyoruz, benim en mutlu olduğum zamanlar çünkü beni insan yerine koyduğunu düşünüyorum onunla konuştuğumuz zamanlarda.

≈≈≈

" Ben çıkıyorum" 

" Nereye"

" Hafta sonu eve gideceğimi söyledim ya"

 Tabi söylediklerimin çoğunu dinlemediği için bilmiyor.

" Gidemezsin"

" Niye"

" Hafta sonu seni yapıcam"

" Bi defa bu böyle söylenmez"

Demeye çalışırken, gözümden yaşlar süzülmeye başladı, kendime engel olamadım. Ya bu kadar güzel, enfes aklı ve düşünceleri olan birisi nasıl olup da böyle hayvanlaşabiliyor anlayamıyorum. Yatağa zor oturdum resmen hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. 

Ona karşı ne kadar çaresizdim buna kızıyordum. Ve bir çıkış yolu bulamıyordum. Onun ise hiç umurunda bile değil, istediği gibi davranıyor. Çünkü beni kaybetmek gibi bir korkusu da yok umursadığı da.

Geldi yanıma oturdu. Sadece bu bile ağlamamın kesilmesine yetti. Öylece ne diyecek acaba diye merakla bekliyorum. Anladın mı dediğimi, dedi. Offf patlıycaktım nerdeyse. Birden kendime engel olamadım ve ayağa fırladım.

" Ya sen niye böyle hayvansın, bunu başka türlü söyleyemez misin, ayrıca Çarşamba gününden beri sana yüz defa hafta sonu eve gidicem, ailem çağırıp duruyor özlemişler beni, bilet aldım..." 

Falan filân bir sürü şey söyledim. Sakince dinledi ve 

" Biliyorum ama yine de gidemezsin"

Acaba gidersem bana yine vurur mu ne yapar diye düşünüyorum. En iyisi sormak diye düşündüm

" Gidersem"

" Dönünce senle hiç bir ilişkim kalmaz"

Sanki seks dışında bir ilişkisi varmış gibi. Yatağa oturdum, ellerimin arasında salak kafam düşünüyorum ne desem diye. Epeyce öyle kalmışım. Bu kalktı tabi duramaz o kadar, bilgisayara gitti yine. Yapacak bir şey yok. Emel'e mesaj attım, bi sürü yalan dolan. Geliyorum, deyip odadan çıktım koridorda annemi aradım, ona da yalanın bini bi para.

Odaya girdim, kızdırmak için, emrindeyim, diyecektim ama neyse abartmayım dedim. Onu kaybetmeyi göze alamam, o bana ne kadar hayvan gibi davransa da ben ona deli gibi aşığım. Kendi aşkımı kendim yaşıyorum yani, ne yapalım. 

" Tamam gitmiyorum"

Dedim. Ya insan bi teşekkür filan eder ama ne gezer, yine başladı emirler yağdırmaya. 

" Yarın sabah git güzel bi kadın külotu al seni onunla yapmak istiyorum"

Şaşırdım. Anladı neyse ki açıklama yaptı kendince, 

" Fantezi sadece merak etme ölmezsin, vücuda yapışan cinsten olsun senin aletini görmek istemiyorum"

Salak ya, aletimi görmüştü de sanki ondan rahatsız oluyordu. 

" Merak etme seni rahatsız edicek bi şeyim falan yok zaten"

 " Neyse işte söylediğimi yap"

" Tamam"

" Film izleyelim mi"

Dedi ve bütün kızgınlığım gitti, zaten o da biliyor bunu ve benimle oynuyor. Ben bu oyunun neresindeyim tam onu çözemiyorum.

Daha önce en sevdiğim film olduğunu söylemiştim ona: Shelter (2007)... onu indirmiş. Seyrederken yine ağladım, ağlanacak bi film diil ama çoook güzel olduğu için. O filmdeki Zach'ın yerine kendimi, Shoun'un yerine de onu koydum... Gay olmak berbat birşey mi harika birşey mi karar veremiyorum.

Ama o filmi yanımda Celâl varken seyretmek harika ötesi bir duygu bunu biliyorum. Bu arada yarın olacakları ise, felaket derecede merak ediyorum. Kadın külotu ???

≈≈≈

Cumartesi sabah kalktım. Celâl basket oynamaya gitmişti. Ben de çıktım. Nerden alıcam acaba kadın külotunu? Büyük bir markete gittim. İç çamaşırının olduğu kısma, daha önce hiç dikkatimi çekmemişti. Kadınlarla ilgili kısımda ne kadar çok çeşit var. Ama o dantelli fırfırlı şeyler hiç hoşuma gitmedi.

Zaten erkeklerden hoşlanmakla beraber kadınlığa özenen biri değilim. Erkekliğe özenen biri de değilim. Çok erkeksi veya çok kadınsı tipler ve kıyafetler hoşuma gitmiyor. Aralarda bi yerdeydim herhalde.

Şimdi ise, Celâl'e duyduğum hayranlık mı aşk mı artık neyse sadece o var içimde. Zaten Celâl'in gerçekten içime girmesi için hazırlık yapmakla meşgulüm. Sonunda aradığımı buldum. Sade düz açık mavi süssüz ve ufacık kadın külotlarından birini aldım. 

Hemen yurda döndüm. Yıkandım, sadece şeyimin etrafında biraz kıl vardı onları temizledim. İçimi de temizledim. Bunun nasıl yapıldığını internette ayrıntılı bi araştırmadan sonra öğrendim ve ilk defa yapsam da becerdim.

Sakallarım olmadığından kaymak gibi oldum. Külotu giydim ve şeyimi bacak arama itince, Celâl'in istediği şeyin olduğunu gördüm hoşuma gitti. Güzel gözüküyorum ama bakalım Celâl beğenecek mi?

Dar nike eşofmanımı ve üstüne de v yakalı açık güzel bi tişört giyip saate baktım 4. Celâl ne zaman geleceğini söylemedi. Mesaj attım her zamanki gibi cevap yazmadı. Bir şeye cevap vermiyorsa, telefonu açmıyorsa veya mesajına cevap yazmıyorsa o an işi vardır veya bu onun hoşuna gitmemiş demektir.

Arayı bozmak istemiyorsan ne yaptıysan tekrarlamaman gerekir. Ben de üstelemedim ve oturdum film seyrettim. Ders çalışıcak halim yok çünkü olacakları merak ettiğimden içim içimi yiyor.


≈≈≈


Saat 8'de geldi. Gelirken votka almış yanında da meyve suyu çerez filan. Ben daha önce bira dışında içki içmemiştim. Ama anlaşılan bugün içecem. Aldın mı, dedi. Evet, dedim. Eşofmanımı sıyırdı, önümü dümdüz görünce hoşuna gitti.

İçkileri koydu, ben de müzik açtım. Külot hariç soyun, dedi. Neyse ki beğenmişti. Suratı gülüyordu. Fena diil lan vücudun, dedi. İltifata bak onu bile, lan, diyerek yapıyor. Böyle kal sen giyinme, dedi. Gidip kapıyı kilitledi.

Neyse ki hafta sonu yurtta pek kalan olmuyor. Gelen giden olmaz. Sevişirken o da soyunsa harika olur, şöyle utanmadan vücuduna bakabilsem. O harika tenine elimi sürebilsem ve koklayabilsem ... Off azmak üzereyim. Müzik dinleyip içki içiyorduk ama ben tabii sarhoş filan olursam rezillik olur.

" Daha önce yaptı mı kimse seni" 

" Celâl şunu daha önce ilişki yaşadın mı diye sorsan ne kaybedersin"

 " Böyle hoşuma gidiyor"

 " Hayır"

" Tamam merak etme ilk girerken sen kontrol edersin, bazen hayvanlaştığımı biliyorum ama canının yanmasını istemem"

Neler duyuyorum, Celâl ve nezâket. Tabii benim düşlediğim daha romantik bir şeylerdi ama ... Buna pek imkân varmış gibi gözükmüyor. Beni çağırdı, gittim yanına bu arada bi film indirmiş meğer, bare twinks filmiydi en sevdiğim porno stüdyolarından biri.

Bir bardak votkayı bitirdiğimde ikinciyi içmemeye karar verdim hafif çakır keyif oldum. Kanım daha hızlı akıyor sanki. Celâl alışkın sanırım. İkinciyi de doldurdu bana. Çok yavaş yudumlarla içiyorum artık.

Filmi izlerken elimi alıp aletine götürdü. Elimle oynamaya başladım. Sertleşmişti. Dur bekle maçtan sonra yıkanmadım, terliyim duş alıp geliyim, dedi. İşte bu yönlerini çok beğeniyorum, özünde çok kaliteli bi erkek. Başkası olsa o anda bunu düşünmez ve ter kokusuyla üzerine saldırabilir. Aşığım diye mi hep onun olumlu yönlerini görüyordum bilemem.


Yıkanıp geldi, altında sadece bi havlu vardı. Yatağıma yattı, gel, dedi. Filmi kapattım tekrar müzik açtım ve yanına gittim. Tabii bana bıraksan dudaklarına yumulacam ama kızabilir. Ona bıraktım.

Yatağın kenarına oturdum. Harika vücuduna ilk defa bu kadar yakından bakabiliyorum. Daha önce masa altı muhabbetlerimizde külotunu bile çıkarmamıştı. Göğsü çok güzel kassız ve dümdüz. Tam benim beğendiğim gibi.

Kaslı, kıllı ve kilolu erkekleri çekici bulmam. Ufak meme uçları var aynı benimkiler gibi. Benim kusursuz erkek halim sanki, bunun için aşığım herhalde ona. Havluyu sıyırdı.

Karnı ve altı enfes ve belinin kenarındaki kemikleri hafif belli oluyor. Bir erkekte en seksi bulduğum bölge. Elimi götürdüm hafifçe ve elledim, karnını. İpeksi ama sert çok güzel bir teni var.

Vücudu kaslı olmamasına rağmen çok güçlü olduğu belli. Sanki kas olmadan güçlü. Bunu tenini elleyince hissedebiliyorum özgül bir ağırlığı var vücudunun. Kafamı tuttu aşağı eğdi. Ağzıma aldım, biraz sonra hiç olmadığı kadar kemik gibi oldu.

Bu arada odaya biri gelirse kısa sürede toparlanamayız diye de ödüm kopuyor. Işığı kapatayım mı diyecektim ama enfes vücudunu da görmek istiyordum. 

" Üst ışığı kapatabilir miyim biri gelirse uyuyoruz sansın masadaki ışıkları açarım"

" Tamam, kafan çalışıyor"

Tekrar aldım ağzıma ama vücudunun her yerini yalamak istiyorum. O gün bana vurmasından sonra ani tepkilerinden çok korkuyorum ve cesaret edemiyorum.

Hafifçe karnına doğru yalamaya başladım. Yanlış bir şey yapıyor muyum, diye sordum. Hayır, dedi. Çok sevindim. Çünkü sadece aletini değil heryerini sevmek istiyorum. Yukarılara doğru çıktım. Kendimi kaptırmışım boynuna o harika yere ulaşmıştım ki, hadi dön arkanı, dedi birden.

En çok istediğim şeyi yani öpüşmeyi istemediği gayet açık ☹. Çekmeceye koyduğum kremi hazırladım ve arkamı döndüm. Külotu çıkarmadan kenarından açtı ben de arkamı kremledim. Dayandı ve çok acıdı.

Bıçak girer gibi sanki. İzin verirsen ilk girerken ben üstüne oturayım, dedim. O yattı yatağa ben üstüne oturdum hizaladım elimle tutup içime sokmaya çalıştım. Çok yavaş hareket ediyorum. Biraz sonra başı içimde. Acıyor ama yüzündeki zevk ifadesini görmek herşeye değer. Sonra yavaş yavaş hepsi. Harika ötesi. Celâl'i içimde hissetmek.

Çıkardı ve, yat, dedi, sırtüstü yattım ve hemen bacaklarımı karnıma doğru çektim hep düşlediğim pozisyon bu, ah bir de öpse ☺. Bu sefer sert girdi baya canım acıdı ama bu acı bile güzel.

Çok kalın ve çok güzel hissettiriyor aleti. Oldukça havaya girdik ve ilk sefere göre ikimizde baya iyiyiz, ama en çok o harika. Harbiden de beceriyor beni ☺. Oldukça zevk aldığı yüzünden belli, onun altındayken sadece onun yüzünün bu halini görmek bile bana yeter.



≈≈≈

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sarı Şey 3 ~ bunun intikamını alacam ama

Sarı Şey 17 ~ sorun değil iyi eğlenceler